Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na bağlı Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, beş yıl süren yoğun bir çalışmayla envanterinde bulunan 884 parça mührü inceledi ve literatürdeki yerini belirledi.
Bakan Mehmet Özhaseki, yaptığı açıklamada, “Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğümüzün envanterinde bulunan mühürleri, Ankara Server Efendi Sergi Salonu’nda sergiliyoruz. Bu mühürler, tarih boyunca devlet disiplininin ve makam iradesinin bir göstergesi olarak belgelere hukuki kimlik kazandırdı,” dedi.
İki asra yaklaşan geçmişiyle vatandaşların tapu ve mülkiyet haklarını koruyan Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü, envanterinde bulunan mühürleri detaylı bir incelemeyle literatürdeki yerini belirledi. Bakan Özhaseki, “Tarih boyunca devlet disiplinin ve makam iradesinin bir göstergesi olan, belgelere hukuki kimlik kazandıran 884 parça mührümüzü beş yıl süren yoğun bir çalışmayla inceledik ve literatürdeki yerini belirledik. Şimdi bu mühürleri Ankara Server Efendi Sergi Salonu’nda sergiliyoruz,” diyerek çalışmaların sonucunu değerlendirdi.
“Mühürler, Osmanlı Dönemi geleneksel sanat anlayışından izler taşıyor”, diyen Bakan Özhaseki, “Makam mühürleri, müfettişlik mühürleri, resmi mühürler ve şahsi mühürler; her biri yapıldığı dönemin izlerini taşıyor. Osmanlı dönemi geleneksel sanat anlayışı ve hat sanatının estetik güzelliğini yansıtan parçalar yüzyıllar boyunca günümüze ulaşmış,” dedi.
Ancak en dikkat çekici parçalardan biri Rumi 1300 tarihli dört parçadan oluşan mühür. “O dönemde bir parçası müdürde, diğer parçaları üyelerde bulunan bu mühür; ancak dört kişinin bir araya gelmesiyle kullanılabilmiş. Belgenin güvenilirliğini en üst düzeyde sağlayan bir mühür olarak günümüze ulaşmış.” dedi.
Bakan Özhaseki, “Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğümüzün kurumsal yapısındaki değişimleri de yansıtan bu mühürler, yüzyıllar öncesinden bugüne geldi. Mühürlerimizin her biri, kendi hikâyesiyle ilgililerini bekliyor,” diyerek mühürlerin yanı sıra zabıt kayıt defterleri, tapu senetleri, tapu kütükleri, tahrir defterleri, haritalar ve el yazması bir Kur’an-ı Kerim’in de sergilendiğini belirtti.
Resmi sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda mühürlerin özelliklerinin anlatıldığı bir videoya yer veren Bakan Özhaseki, “Bütün işlemlerimiz, en baştan beri devlet güvencesi altında yapılmıştır” ifadesini kullandı. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Arşiv Dairesi Başkanlığı Belge Muhafaza ve Restorasyon Uzmanı Merih Sucu ise “Bir resmî belgenin geçerli sayılabilmesi için mutlaka mühürlü olması gerekir. Makamın iradesini gösteren mühür, belgeye hukuki bir kimlik kazandırır. Bizim bütün işlemlerimiz, en baştan beri devlet güvencesi altında yapılmıştır,” dedi.